Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde eğitimci, yazar ve tarih araştırmacısı Recep Çetin, Karadeniz'deki gemi batma olayları ve bunun nedenlerini araştırdığı yazısını paylaştı.
İşte o yazı:
19 Kasım 2023’te “Fırtına ve Sel Faciası” yaşandı. Kdz. Ereğli Limanı, tarih boyunca önemi olan bir liman. Antik çağdan beri bu önemini koruyor. Ereğli Limanını M.Ö 8.yy’daki Altınpost arayışındaki ARGONATLAR’ın da M.Ö 5.yy’daki ONBİNLERİN DÖNÜŞÜ yolculuğunda da bir uğrak yeri olmuştur.
Tarih boyunca bir uğrak yeri olan Ereğli Limanı’nda tarih boyunca gemi ve vapur kazaları yaşanmıştır. 2023 yılında yaşanan son kaza sonrasında, “bu limanda ne oluyor da bu kadar çok gemi kazası yaşanmıştır” şeklindeki sorumuzun cevabını yine biz araştırmak durumnda kaldık. Ve ilginç veriler ilginç sonuçlar çıktı.
Cevabını aradığımız sorunun cevabını en başta belirtelim: “Kdz Ereğli Limanının tarih boyunca gemi batmalarına neden olduğunu ve bu gemi batmalarının KARADENİZ’deki ve EREĞLİ’deki yer altı dip akıntılarının neden olduğunu”.,
Bu konuda ilk başvurduğumuz yer Osmanlı Arşivleri olmuştur. Arşivlerde çok sayıda belgeyi tespit edip, Osmanlı tarihi dönemince Kdz Ereğli Limanında vuku bulan gemi ve vapur batmalarına dair bilgileri belgeleri bir araya getirdik.
Osmanlı Arşivlerinden tespit ve temin ettiğimiz arşiv belgelerinde her şey çok açık ve KARADENİZ EREĞLİ’de gemi-vapur batma hadiselerinin çok sık gerçekleşmiş olduğunu ve bu limanda çok dehşetli hadiseler yaşanmış olduğunu tespit ettik.
Yaptığımız araştırmalardan faydalanılsın ve yetkililer üzerine düşeni yapmak üzere fayda sağlasın diye, konu hakkında bir video yayınladık. Videonun (KDZ EREĞLİ LİMANINDA BATAN GEMİLER VE İKİ SU KİTLESİNİN BULUŞTUĞU YER) başlığı altında You Tube’da bulunup izlenebilir.
Bu videoda, Ereğli Limanı hakkında detaylı bilgiler vemeye çalıştık. Video yaklaşık bir saatlik. Bu videonun ilk bölümünde Osmanlı tarihi boyunca, Ereğli Limanında batan gemiler, yıl yıl belgeler üzerinde paylaşıldı.
Bu kadar bir tesadüf olamaz. Karadeniz Ereğli Limaında bu kadar çok gemi batmasının özel bir nedeni olmalıydı. Evet, bu özel neden VAR.
Ama nedense kamuoyu, bu özel nedeni tarih boyunca sorgulamamış görünüyor.
‘Bir yerde kaza varsa ve bu her yıl tekrar ediyorsa, bu durumun ÖZEL BİR NEDENİ OLMALI’ diye bakılmalı. Araştırmalar yapılmalı. Bu araştırmalar yap-tır-ılmalı yada desteklenmeli.
Maalesef bu yönde bir duyarlılık olmadığı gibi olan bu kazalara hep duyarsız sessiz kalınmış olduğu görülüyor.
Hazırladığım bu videoyu çok sayıda basın mensubu arkadaşımıza da paylaştım ama körolası siyasi kavgalar - siyasi hesaplar bu tarz insani araştırmaları bile gözden uzak tutabiliyor.
“BİLİM ADAMLARINCA KDZ. EREĞLİ LİMANINDA ÇOK ACELE ARAŞTIRMA YAPILMALI”
Bu konuyu devletin yetkililerine havale etmek durumundayız. Hangi kurum ve kuruluşlardan destek alınarak yapılacaksa, Çok ivedi bir şekilde Kdz Ereğli Limanının ve civarının dibinde olan dip akıntısının tespit edilmesi sağlanmalıdır. Ereğli Limanı civarında her yıl yaşanan gemi kazalarının nedeni tespit edilmelidir, artık bu gemi batışlarının önüne geçilemese bile alınacak önlemlerle tedbirlerle verilen insan kaybı ve maddi hasarların önüne geçilmelidir.
Jeoloji uzmanları mı Hidrografi uzmanları mı Üniversiteler mi Kdz Ereğli’ye araştırma yapmak üzere davet edilecektir bilemiyorum. Milletvekillerimiz mi bu konuda ön ayak olacak bilmiyorum. Ama konu önemli ve bu araştırmalar bir an önce yapılmalı ve Karadeniz Bölge Komutanlığı gibi üst düzey Deniz Komutanlığı önünde yaşanmış olan gemi batma facialarına bir defa daha seyirci kalınmamalıdır.
DİKKATE ALINMADIĞINDA (YETKİLİLER) SORUMLU OLACAKTIR
Belirtmeye çalıştığımız hususların dikkate alınmamış olmasından sonraki doğacak vebal, ilgililerin üzerinde kalacaktır. Zannımca da sonuç böyle olacaktır. Bizim bu yöndemiz düşüncemiz net “Biz bu konudaki düşüncelerimizi kamuoyunun dikkatine, yetkililerin ve ilgililerin önüne koymuş olduk”.
En son 19 Kaısm 2023 günü yaşanan faciada KAFKAMETLER gemisi, tüm mürettebatıyla ve mürettebatın telsizlere yansıyan ağlamalı yalvarmalı yardım talepleri ile hiçbir kimsenin yardımı dokunamaksızın battıı. Bu güne kadar 5 mürettebatın cesedi bulundu ve 7’si halen kayıp. PALLADA adlı gemisi parçalandı, halkın tabiriyle “pallandı”. Pallada gemisinde bulunan insanlar kurtarıldı ama bir mürettebat birkaç gün sonra kalp kriziyle öldü. Bu kişi Ukraynalı olup, önce Ereğli’de defnedilmişti ama 3 Ocak 2024’te cesedi mezarından çıkarılıp ülkesine gönderildi.
VALİ HACIBEKTAŞOĞLU: “KAZA, ÇOK DEĞİŞİK BİR KAZA”
Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu’nun açıklamalarını dikkatle izliyorum. Bakın Vali Bey 1 Ocak 2024’te şu ifadeleri kullanmıştır (Kaza çok değişik bir kaza. Çok tahribat var gemi defalarca mendireğe çarptı ve bütün orta ambarların olduğu kısım baş kısmı ve yine yaşam alanlarının olduğu bir kısmı çok tahrip oldu. Çok tahribat ve yarık var. Dolayısıyla kazanın oluş şekliyle yani geminin içerisinde kayıpların olma ihtimali çok zayıf).Yine Sayın Vali’nin şu demeçleri de önemlidir:
(AFAD'ın risk azaltma planına dikkat çeken Vali Osman Hacıbektaşoğlu, "Türkiye Cumhuriyeti'nin risk azaltma planları var. AFAD başkanlığında ve her ilin riskleri belli. Riskli alanlar belli. Bunlar her sene güncelleniyor. Bunlar sürekli gözden geçiriliyor).
AMERİKALI VE TÜRK ARAŞTIRMACILAR: “AKERON IRMAĞI KARADENİZ’DE DİP AKINTISINA NEDEN OLUYOR” DEDİ
Yaptığımız bu araştırmalarda kaynak olarak Amerikalı araştırmacalar bulunmaktadır.
Amerikalı iki araştırmacı William Ryan, Walter Pitman tarafından çıkarılan NUH TUFANI adlı kitapta bulunan ve Kdz Ereğli hakkında derinlikli bilgiler olduğunu belirten ÇETİN “Nuh Tufanı - Tarihi Değiştiren Olaya İlişkin Yeni Bilimsel KEŞİFLER” adlı kitapta bulunan şu ifadeleri de dikkate almış olup, bu bilim adamlarının ortaya çıkardığı iddiaların devletin resmi erkanınca araştırılması gerektiğini belirtiyoruz.
KİTAPTA NELER ANLATILIYOR?
“Hidrografi uzmanı sözlerini, ALTIN POST arayışında KARADENİZ’E GİREN VE ARAŞTIRAN İLK YUNANLARIN, İASON VE ARGONATLARIN öyküsüyle sürdürdü. İ.Ö 8.yy sonlarıyla 7. yy başları arasındaki Eski Yunanların, KARADENİZ’İ SÖMÜRGELEŞTİRME döneminden buhar gücü dönemine değin DENİZCİLER, DERİNE TAŞ YÜKLÜ SEPETLER İNDİREREK, TEKNELERİNİ HIZLA ÇIKIŞA AKAN YÜZEY AKINTISINA KARŞI KUZEY YÖNDE SÜRÜKLEMEK İÇİN BU KARŞI AKINTIYI KULLANIRLARDI. BU DİP AKINTISININ GÜCÜNÜ İLK ÖLÇEN, İLK GERÇEK BİLİM ADAMI LUİGİ FERDİNANDO MARSİLLİ adında, 21 yaşındaki bir İtalya’ndı.”
75.sayfa: “Bu araştırıcı 1680 yılında beyaza boyanmış mantarları derine daldırdığı bir ipe bağlamış ve kurşun-ağırlıklı ip, tabana yaklaştığında mantarların KUZEYE SÜRÜKLENDİĞİNİ gözlemişti.”
“Hidrografi Şefi, GİZLİ DİP AKINTISININ SÖYLENCELERDEKİ AKHERON IRMAĞI OLABİLECEĞİNE İNANMAKTAYDI. YELKEN VE KÜREKLERLE ONU AŞAN İLK İNSANIN İASON OLDUĞUNU, GİZEMLİ DENİZE AKAN, ÖLÜLER ÜLKESİNDEN ÇIKAN AKHERON IRMAĞI…”
SONUÇ OLARAK: Kdz Ereğli tarihinde çok önemli bir tarihe olan AKERON IRMAĞI bu iddialar çerçevesinde yeniden ele alınmalı, bilim adamları tarafınca yeni bilimsel araştırmalar yapılmalı ve Kdz Ereğli Limanının ve Karadenizin dip akıntılarının olup olmadığının tespit edilmesi ve daha sonra alınması gereken tedbirlerin alınması gerektiği ortadadır. Yetkililerin ya da ilgililerin üzerlerine düşenleri, “yapacaklarına inanmak istiyorum”. “Takdir” de kendilerinin, aksi takdirde tekraren doğacak olumsuz sonuçların sorumlulukları da kendilerinindir. Bekleyip göreceğiz.
OSMANLI ARŞİVLERİNDEN BİR KAÇ BELGE-BİLGİ